Sigarayi Birakmak
Sigarayı bırakmak o kadar kolay olabilir mi? Kuşkusuz günde yarım paketi aşıyorsanız sigarayı bırakmak o kadar kolay bir eylem olmayacaktır. Ama sigarayı bırakanların çokça söylediği gibi önemli olan “sigarayı bırakmanız gerektiği”ne beyninizde değil yüreğinizde inanmanızdır. Beyniniz zararlı bir eylem yaptığını çoktan bilmektedir.
Sigarayı bırakma düşüncenizi desteklemek adına bu sayfalarda merak etmeyin kararmış akciğerler ya da kanser istatistikleri size sunmayacağız. Bunları artık hepimiz fazlasıyla biliyoruz. Sigaranın solunum sistemini bozduğunu, bağışıklığımızı azalttığını, kanser, kalp krizi riskimizi katladığını, tamiri mümkün olmayan rahatsızlıkları kendi kendimize çağırdığımızı da biliyoruz.
Sigarayı bırakmak için sakızlar (nikotinli, nikotinsiz), son yıllarda hızla yayılan nikotin bantları ya da ilaçlar denenebilir. Önemli olan neyi denediğiniz değildir, denediğinizi inanarak denemenizdir. Yani ne denerseniz deneyin bunlar sadece sigarayı bırakma programınızın destekleyicisi, güçlendiricisidirler. Yine yaşamış ya da duymuşuzdur ki bu yöntemleri ayrı ayrı denemiş birçok sigara içen dostumuz ya da kendimiz “sigarayı bırakmada” başarısız olmuştur.
Sigarayı bırakmaya inanmanız lazım. Neden bırakmanız gerektiğini bir kağıda yazarak başlayın. Sigaranın size verdiği hissettiğiniz zararları da.. Ama en önemlisi sigaranın bağımlılık yapmasına sebep olan çevre koşullarını nasıl değiştirebileceğinizin ya da değiştiremiyorsanız bu koşullarla nasıl yaşayabileceğinizin yöntemlerini bulmaktır. Sigarayı bırakmaktan çok bunlara çözüm bulmak daha doğru düşünme biçimi olacaktır. Zira bağımlılık olmakla birlikte bu bağımlılığın bu şekilde seyretmesinin temel sebebi, bizi sigara içmeye iten nedenlerdir. Stres altında çalışmak, aile içi keyifsizlikler sigarayı bizler için “iyi bir arkadaş” yapmamış mıdır?
Sigara geçici bir mutluluktur. TV’de bir filmde sigara yakan aktörün ardından milyonlarca kişi farkında olmadan sigara yakmaktadır. Sigara içenler çok iyi bilir, sigara içiminin en keyifli anı sigarayı yaktığını o andır. İşte o anda beynimize mutlu bir şeyler yaptığımıza dair bir mesaj iletmekteyiz. Mutsuz ya da stres altında beynimize bu türden mesajları daha sık göndermeye ihtiyaç duyarız ve sigara bağımlısı isek ardı ardına içilen sigaralarla bir anlamda un ufak olan mutluluğumuzun parçalarını toplamaya soyunuruz.
Neden mutsuzuz? Kim ne derse desin sigara kimyasal bir bağımlılık olsa da çözümü “mutsuzluğun çözümü”nden başka bir yerden geçmiyor. Ne nikotin bantları, ne de ilaçlar bu mutsuzluğu tek başına çözmeye yetmez. Zaten bu sebepledir ki, sigarayı bırakıp tekrar başlayanların da sayısı az değildir. Kimyasal bağımlılık bir şekilde kontrol altına alınsa da ruhsal dünyamızı onarmak o kadar kolay değildir. Akapunktur ya da yoga gibi aktiviteler de benzer çözümlerdir. Bu çözümlerin hiç birini kınamıyor ya da eleştirmiyoruz. Tam tersine hangisini isterseniz onu kullanabilirsiniz. Dikkat çekmek istediğimiz husus, sigarayı bırakamaya niyet ettiğinizde bu tehlikeli arkadaşın (!) sizin neyinize destek olduğunu anlamaya çalışmak ve bu arkadaşa mümkünse duygusal dünyanızda veda edebilmektir.
Çok sigara içen insanların depresyonun sınırlarında dolaştığını söylemek yanlış olmaz. Üstelik aşırı sigara tüketiminin sağlık üzerinde gözle görülür etkileri de çıktıysa bu olumsuz durumu daha da besler.
Sigarayı bırakmadan önce kendinizi dinleyin. Çok kişiyi dinleriz ama kendimiz pek dinlemeyiz. Kendimizi dinleyelim. Bakalım içimize hapsettiğimiz o küçük adam ya da küçük kadın bize neler diyecek? Kuşkusuz onun da haklı olduğu bir çok konu olmalı. Onu mutlu etmek için bazı çözümler üretebiliriz. Böylelikle kötü arkadaşımız sigaraya veda edip yeni arkadaşımız iç sesimizle daha temiz nefesli günleri kucaklayabiliriz.